Japon dövüş sanatlarının bir kaçı^^-http://www.anitr.com/anitr_manga.png

Gönderen Konu: Japon dövüş sanatlarının bir kaçı^^  (Okunma sayısı 15659 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı NaNtokaNaru

  • いたち ^/_\^
  • Seviye 10
  • *
  • İleti: 640
  • Karma 24
  • Alınan Beğeni: 22
  • Cinsiyet: Bay
  • ええじゃないか
    • Profili Görüntüle
Japon dövüş sanatlarının bir kaçı^^
« : 09 Ekim 2011, 19:45:37 »
Jujutsu
Japon dövüş sanatlarının bir kaçı^^-http://img31.resimup.net/di/RML5.jpg
Jujutsu / Juijutsu (Japonca: 柔術, - jūjutsu), Japonca'da yumuşaklık tekniği anlamına gelmektedir. Geleneksel Japon savaş sanatlarındandır. Rakibin saldırı ivmesinden faydalanarak, vuruş, tutuş, fırlatma, ve bilek kilitleri gibi tekniklerle etkisiz hale getirmeye çalışmak üzerine kurulu uzun ve çok tekrara dayanan bir eğitimi vardır. Judo ve aikido gibi benzer savaş sanatları, juijutsu tekniklerinden yola çıkılarak türetilmiştir.

dövüş alanı
Uyarı alanıyla birlikte dövüş alanın tamamı karşılaşma sahası olarak bilinir. Bazı ulusal ve uluslararası turnuvalar altı metrekarelik daha küçük dövüş sahalarında yer almasına karşın çoğunlukla 10 metrekaredir. Büyük karşılaşmalarda, yüzey "tatami" denilen geleneksel, örülmüş hasırdan yapılır. Bitiştirilmiş hasırlar genellikle yeşil olsa da herhangi bir renk de uygundur. Büyük karşılaşmalar dışında bazen tek bir kauçuk örtü kullanılabilir.

Aikido
Japon dövüş sanatlarının bir kaçı^^-http://img11.resimup.net/di/MCRW.jpg
Aikidō (Japonca: 合気道) bir "Modern Japon savaş sanatı" (Japonca: 現代武道 Gendai Budō) dır. Japonya'daki diğer savaş sanatları gibi aikido sadece kendini korumak için değil aynı zamanda ruhsal gelişim için de bir öğretidir.
Aikido adı üç kanji'den oluşmaktadır:

合 ai (birleşme, uyum)
気 ki (veya çi)(yaşam gücü, ruh)
道 dō (yol)
Bir bütün olarak da anlamı "Yaşam Gücü İle Bütünleşme Yolu"dur. Aikidonun felsefesi insanın kendi yaşam gücünü geliştirmekten ibarettir. Yaşam gücünü geliştirmek ama kazanım ile veya yenilgi ile bağlanmamaktır. Aikido öğrencilerine aikidoka denir. Aikidonun savaş sanatı olarak ortaya çıkışı 1930-1960 yıllarına rastlar. Aikidonun kurucusu ve ilk hocası (bilindiği adıyla Ōsensei) Morihei Ueshiba (1883-1969) dır. Teknik anlamda aikidonun temelinde yatan savaş sanatları Daito-ryu Aikijujutsu ve Kendo veya diğer adıyla Japon kılıç savaş sanatlarıdır.

Karşılaşma sırasında amaç kendini korumak ve saldırganın gücünü saldırgana karşı kullanarak safdışı bırakmaktır. Diğer savaş sanatlarindan özellikle farkı düşmanın dengesini yitirmesini sağlamak ve "kombo" tabir edilen arka arkaya yapılan birkaç teknik ile saldırganı safdışı bırakmaktır. Saldırganın enerjisinin kendisine karşı kullanılmasi fiziksel güçten çok, doğru zamanlama ve iyi gözlem gerektirir.

Fakat unutulmaması gereken şey; aikido'nun bir saldırı sanatı değil, bir savunma sanatı olduğudur. Bununla birlikte Aikido modern ve geleneksel olarak ikiye ayrılmıştır. Modern Aikido daha çok Avrupa'ya uygun hale getirilmiş hâli olmakla birlikte, Geleneksel Aikido (Iwama Ryu)hala köklerini korumakta ve kaynağından ilk çıktığı gibi devam etmektedir.

Tekniklerin çıkış noktaları Japon kılıç savaş sanatları olduğundan dolayı en verimli çalışma yolu tahta kılıçla (bokken) çalışmadır.-Hareketlerin çıkış noktalarını öğrenerek- Aikido her yaşta çalışılabileceği gibi bedensel gelişimini tamamlamamış kişilerin çalışmaması önerilmektedir.

Kata
Kata; (sözcük anlamı olarak form) tek ya da eşli olarak yapılan detaylı olarak düzenlenmiş hareketler dizisi anlamına gelen Japonca bir sözcüktür. Kata denince akla her ne kadar Savaş Sanatları gelse de; sözcük Geleneksel Japon Tiyatrosu Kabukiden, Geleneksel Çay Seramonisine kadar birçok Japon Kültürü ögesinde kullanım alanı bulmuştur. Kata, Aikido, İaido, Judo, Jujutsu, Kendo ve Karate gibi tüm Japonya ve Okinava kökenli Savaş Sanatlarında kullanılır. Tai Chi Chuan ve Taekwondo gibi diğer sporlarda da, Kata yerine Çince ya da Korece isimlerle aynı tür eğitim yapılır.

Genel Olarak Kata
Her savaş sanatında Kata eğitiminin çalışmasının yoğunluğu değişir. İaidoda tek başına çalışılan katalar, çalışmanın neredeyse tamamını oluştururken, Judoda bir eş gerektiren katalar sadece Dan Sınavları için çalışılır.

Kenjutsu eğitimin ilk seviyelerinde, Katalar çok yavaş yapılırken, üst seviyelerde yüksek hızların çalışma arkadaşlarına zarar vermesi ancak sporcunun yüksek dikkati ve hassas hareketleri ile önlenebilir. Bu çalışmanın ana amacı, zamanlama ve uzaklıkların sporcu tarafından sezgisel olarak kavranabilir oluncaya kadar tekrar edilmesidir.

Birçok dövüş sporu karşılaşmasında Kata dalında yarışmalar yapılır. Hakemler tarafından puanlamada değer verilenler, stilin tekniğini ön plana çıkarmak, denge, zamanlama ve sanal dövüşün gerçekçi görünmesidir.

Kata'nın Elementleri
YOI NO KISIN -Hazır Olmanın Ruhu : Kata hareketlerine başlama hazırlığı olarak irade konsantrasyonu ve beynin hasım üzerinde yoğunlaştırılması. Inyo : Saldırı ve savunmanın daima akılda tutulması.

CHIKRA NO KYOJAKU-KUVVETİN KULLANILIŞ BİÇİMİ Katadaki her hareket ve pozisyon için kullanılan güç derecesi.

WAZA NO KANKYU-HAREKETİN HIZI Katadaki her hareket ve pozisyon için kullanılan hız.

TAI NO SHINSHKYU-GENİŞLEME VE BÜZÜLME DERECESİ Katadaki her hareket ve pozisyonda vücudun genişleme ve büzülme derecesi.

KOKYU-NEFES ALMA Katadaki her hareketteki soluma kontrolü.

TYOKUGAN-HEDEF NOKTALARI Katadaki her hareketin maksadının bilinmesi.

KE ITAI NO HAJ-DOĞRU POZİSYON Katadaki durum ve hareketlerde doğru pozisyon.

KIAI-HAYKIRIŞ Martial ruhu temsil etmek amacıyla katanın belirli noktalarındaki haykırış. "Kİ" can-canlılık düşünce gücü anlamına gelir. "Aİ" toparlanmak, bir araya gelmek, yoğunlaşmak anlamındadır. "KİAİ" canın yoğunlaşması-bedenin ve zihnin yoğunlaştığı andır. "kamae" başlangıçtaki uyanıklık - her şeyi aydınlatan ay ışığına benzetilirse "kiai" uyanıklığın ve eylemin odaklaşmış bir ışın demetine dönüşmüş biçimidir.

ZANSHIN-TETİKTE DURUŞ Katanın bitiminde tetikte duruş.(Tekniğin ardından gelen hareketsizlik anı) "ZAN"sol-sürmek demektir "SHIN" gönül-duyarlık anlamındadır.

Katanın eylemleri sona erdiğinde beden ve duyular her şeye hazır duyarlı bir durumda olmasıdır. Kata hareketlerin arka arkaya sıralandığı bir uygulama olmadığı gibi kişinin kendisini oyalaması değildir. Zansınle bitmeyen bir kata hareketler başarılı olsa bile eksik sayılır.

Zansın müthiş bir durağanlık anıdır; tümüyle hareketsiz durursunuz ve sanki tüm evren soluğunu tutmuş gibidir. İşte bu zansın devam eden ruh olarak adlandırılır.

Modern karatenin kurucusu Gıccın Funakoshi'nin de dediği gibi; karatede en yüce enerji yengi ya da yenilgi değildir. Kişinin özünü pekiştirerek yetkinleştirmesidir. Katalar birçok düşsel saldırgana karşı verilen törensel savaşlardır. Törensellik gücün ve hızın gelişmesine olanak sağlayan bir çatı gibidir. Ayrıca katanın bu törensel niteliği karate-kaların yetkinliğe ulaşmaya özendiren bir dürtüdür.

Bütün karate eğitim çalışmaları içinde içtenlikli çaba ve özen göstermesi dinamik ve canlılık kazandırması bakımından katalardan daha üstün ve kataların yerine geçebilecek bir yöntem yoktur.

Karate eylem sırasındaki zendir. Erişilmesi gereken de işte bu zen durumudur. Kata çalışmakta zen dinginliğini tanımanın en etkin yollarındar biridir.

C.W.Nikol'un tanımıyla; kata başlarken zihin kamae ile baslangıç duruşundaki uyanıklıkla başlar. Bu durumda güç gizli, durgun ve dingindir. Sonra kata akmaya başlar, beden bir akıntıya kapılarak sürüklenen bir dal gibi devinir durur. Kata, kiai ile beden zihin ve gücün bir anda bir yerde birleşmesiyle odaklaşır. Zansın'le bedenin artık devinmediği gücü ise akışkanlığının kesilmediği bir durumda kata tamamlanır. Kata durgunluk ve dinginliktir, boşluğu dolduran biçimdir. Sessizliği delen haykırış ve sessizliktir. Güçlülük ve inceliktir. Kata eyleme dönüşmüş zendir. Hiçbir törensel oyun ve dans katadan daha üstün ve güzel olamaz
Judo
Japon dövüş sanatlarının bir kaçı^^-http://img16.resimup.net/di/MXRN.jpg
Judo (Japonca: 柔道, - jūdō) (jū:kibar,nazik; dō:yol, öğreti : nezaket yolu) Japonya kaynaklı bir dövüş sanatı ve bir spor dalıdır. Judo, Jujutsu dan geliştirilmiş ve temel ilkeleri 1882'de Dr. Jigaro Kano tarafından tanımlanmıştır. Judo Japon modern dövüş sanatlarının ilk örneği olmuştur. Gentai Budo (Modern Dövüş Sanatları) geleneksel Japon dövüş sanatları okullarının (Koryu) ilkelerinden geliştirilmiştir.

Tarihçe ve felsefe
Judonun ilk dönemlerinin ve onun temellerini atmış olan matematik öğretmeni Kano Jigaro (1860-1938) (Japonca'da soyadı önce gelir) tarihçesi birbirinden ayrı düşünülemez. Kano yapılacak işi olan bir ailede doğmuştu. Dedesi Japonya merkezindeki Shinto Bölgesinde kendi geçimini sağlayan bir sake üreticisiydi. Kano'nun babası en büyük evlat olmağı için işi devralmadı ve bir Shiton Rahibi ve Devlet Memuru olup, oğlunun Japonya İmparatorluk Üniversitesindeki ikinci senesine devam etmesini sağlayacak yeterli feyzi oğluna verdi.

 
Geleneksel Judo' nun karakteristiklerinden biri mutlak itaat ve resmiyetKano 17 yaşında iken Jujutsu ile başladı, o zamanlarda bayındır bir sanattı, ama kendisini ciddiye alacak bir hoca bulmanın da zorluğu ile az bir ilerleme gösterdi. 18 yaşında edebiyat öğrenmek için gittiği üniversitede, dövüş sanatı çalışmalarını sürdürdü, sonunda yaşayan en yaşlı Kano öğrencisi ve sayılı bir Japon/Amerikalı Judoka olan Keiko Fukuda'nın Atası ve Tenjin Shinyo Ryu ustası Hachinosuke Fukuda'nın öğretilerini benimsedi. Fukuda Judo'da biçimsel idmanların üzerine önemli bir tekniğe sahip olmanın, Kano'nun vurguladığı randori veya serbest judo çalışmanın tohumlarını ektiğini söylemiştir.

Kano, Fukuda'nın Okuluna katıldıktan bir yılı aşkın bir süre sonra Fukuda hastalandı ve öldü. Sonrasında Kano, biçimsel katalara Fukuda'dan daha çok önem veren Masatomo Iso'nun Tenjin Shinyo okuluna katıldı. Kano kendisini adayıp kısa zamanda shihan yani usta unvanını alıp Iso'nun yardımcısı olduğunda 21 yaşında idi. Iso'nun da hastalanması üzerine daha öğrenmesi gereken çok şey olduğunu düşünen Kano, başka bir stil daha edindi, Kito Ryu hocası Tsunetoshi Iikubo'nun öğrencisi oldu. Fukuda gibi likubo da serbest çalışmadan daha önemli olduğuna inanıyordu ve diğer yandan Kito Ryu fırlatma tekniklerine Tenjin Shinyo Ryu dan çok daha üst derecede önem veriyordu.

Bu zaman içinde, Kano, kata guruma, uki goshi gibi teknikler geliştiriyordu. Fikirleri çoktan Kito ve Tenjin Shinyo Ryu' nun ilkelerini genişletmenin ötesine geçmişti, yeni gayeler ile doluydu, kısmen eğitiminin bir sonucu olarak, sağlam bilimsel ilkelere dayanan tekniklerle ve dövüş sanatlarındaki ilerlemeye ilaveten genç insanların kafa, karakter, vücut gelişimine önem vererek, kafasında jujutsuyu yeniden biçimlendirmişti. Kano 22 yaşında üniversiteyi bitirdikten hemen sonra, Eishoji Tapınağında kendi himayesinden jujutsu çalışmak için Iikubo'nun okulundan 9 öğrenciyi yanına aldı. Yerleri bu isimle anılmadan önce iki yıl geçti, Kano henüz Kito ryu da usta unvanını almamıştı, Iikubo öğretime yardım için haftada üç gün tapınağa geldi. Kodokan veya "yolu öğrenmek için mekân" böyle kuruldu.

Judo kelimesi, nazik olmak veya yol vermek anlamına gelen "ju" ve yaşamın yolu anlamına gelen "do", kanjilerinden türetilmiştir. Kelime karşılığı "nezaket yolu" veya "yol verme yolu" dur, "esneklik yolu", "uyum yolu", "bükülme yolu" şeklinde isimlendirildiği de olur.

Judokaları teşvik etmek amacıyla her 6 ayda bir sınav yapılarak bir üst kuşağa geçmeye imkân verilir. Kyu(öğrencilik) devresi 6 kemer renginden oluşur.

Sınıf Ad Kemer
6.sınıf Roku Kyu Beyaz Kemer
5.sınıf Go Kyu Sarı Kemer
4.sınıf Yo(Yon) Kyu Turuncu Kemer
3.sınıf San Kyu Yeşil Kemer
2.sınıf Ni Kyu Mavi Kemer
1.sınıf İk Kyu Kahverengi Kemer
Ustalık dereceleri Bu devreleri geçiren sporcu zor ve meşakkatli bir imtihandan geçerek Dan ustalık derecesi olan "Siyah" Kemeri almaya çalışır. Dan alacak kişinin tüm teknikleri sağlı ve sollu olarak yapması,kombine ve kontraatakları bilmesi gerekir. Ustalık dereceleri 10 adettir:

Derece Ad Kemer
1 Sho Dan Siyah Kemer
2 Ni Dan Siyah Kemer
3 San Dan Siyah Kemer
4 Yon Dan Siyah Kemer
5 Go Dan Siyah Kemer
6 Roku Dan Kırmızı-Beyaz
7 Shichi Dan Kırmızı-Beyaz
8 Hachi Dan Kırmızı-Beyaz
9 Ku Dan Kırmızı
10 Ju Dan Kırmızı
 
Teknikler Judo teknikleri 3 kategoride toplanır. Her kategori kendi içinde bölümlere ayrılmıştır.

Nage Waza: Fırlatma teknikleri

Katame Waza: Tutma, yakalama teknikleri

Atemi Waza: Vuruş teknikleri

=== Nage Waza ===(Fırlatma Teknikleri)

==== Tachi Waza ====(Ayakta yapılan teknikler)

 
Tachi-waza bitiyor ve ne-waza başlıyor.Te Waza (El ile yapılan teknikler)
Koshi Waza (Kalça ile yapılan teknikler)
Ashi Waza (Ayak ile yapılan teknikler)
==== Sutemi Waza ====(Yatarak yapılan teknikler)

Ma sutemi Waza
Yoko Sutemi Waza
Katame Waza
Ne Waza
seakomi Waza
Shime Waza
Atemi Waza 
Ude Ate 
Ashi Ate
Karate
Japon dövüş sanatlarının bir kaçı^^-http://img39.resimup.net/di/BO3C.jpg
Karate, Japon silahsız savaş sanatı Karate Do (空手道:からてどう), için yaygın kullanılan kısaltılmış terim olup Japonca kara (空:から)boş + te (手:て) el + do yol, sanat kelimelerinden oluşmakta ve silahsız elin yolu/sanatı anlamına gelmektedir. Zen Budizmi ve Japon kültürü ile yoğrulan Karate, kişinin kendini; bedensel ve zihinsel olarak eğitmesi ilkesi üzerine kurulu, eğitim sistemi sayesinde insanı şiddetten uzaklaştıran, barışçıl duygular beslemesini sağlayan bir disiplindir.
Karatede Kata
Karate-do da kata, blok, yumruk, tekme, ve diğer vuruş tekniklerinin ardışık seri şeklinde mantıklı düzenlenmiş şekliyle uygulanmasıdır.

Karate'de katalar birçok hasmın aynı anda saldırısına karşı müdafa ve saldırı hareketlerinin birbiri ardına sıralanmış şeklidir. Hareketler rasyonal ve sistematik bir biçimde birleştirilmiştir. Katalar hayali hasımlara karşı yapıldığı için gölge boksunu andırır. Ancak gölge boksundan çok farklı dır. Her kata bir sabit rutin meydana getiren, belirli pozisyon ve yöne göre yapılan seri esas hareketlerden oluşur. Bunlarla karateci bir teknikten diğerine nasıl geçileceğini, nasıl ilerlenip geri çekileceğini ve nasıl nefes alıp nasıl haykıracağını (kiai) öğrenir.

Kata Japon dövüş sanatlarının karakteristik bir bölümü olup eski karate ustalarının savaş sırasında edindikleri tecrübelerle şekillenmiştir. Bu sebepten kata gerçeğe dayanır.

Katalar karatenin yüzyıllar öncesine uzanan çinli köklerinden günümüze aktarılmışlardır. Karate ustaları her dönemde bu biçimsel savaş eylemlerini geliştirmeye çalışmışlar ve yeni buldukları dövüş biçimlerini, yöntemlerini de katalara dönüştürmüşlerdir. Bunların bir kaçı da yakın zamanlarda geliştirilerek yetkinleştirilmişlerdir.

İlk kataların nereden çıktığı bilinmemektedir. Çinden gelen katalar olduğu gibi, okinava da çıkmış katalar vardır. Bazıları da çin'de okinava'da geliştirilmiştir. Onları geliştiren ustalardan hiç biri bu gün bilinmemektedir. Çoğu kez hareketlerin maksadı hatta yapılma metodları kesin olarak bilinmemektedir.

Katalar zamana, çevreye, insanlardaki değişikliklere ve diğer şartlara göre tekrar tekrar geliştirilmişlerdir. Bugün dahi kişiler kata hareketlerini özgürce yorumlamakta bazıları ise geleneksel tavırla bilinen formları takip etmektedir. Bazıları kataları yarışma ve gerçek döğüşte kullanırken bazıları kullanmazlar. Bu farklılıklara göre kataların maksat ve yapılış metotları farklılık göstermektedir.

Her kata eğilerek ifade edilen nezaketle (osu) başlar ve biter. Kata temel tekniklerin bir araya getirilmesi değil baştan sona aktif ve enerjik bir biçimde tatbiki gereken akıcı bir bütündür. Yaşayan bir varlık gibi kabul edilmeli sadece birbirini takip eden hareketler serisi olarak düşünülmemelidir. Kata eğitimi sadece vücutla sınırlandırılmamalı akıl ve ruha da kata yoluyla egzersiz yaptırılmalıdır.

Karate eğitiminde kullanılan Kata, yürüyerek ve kendi etrafında dönerek çeşitli yönlere, ortalama 20 ila 70 arası tekniğin uygulandığı, Karate vuruş ve bloklarını çok tekrar yaparak kusursuz hale getirmek için amacı ile yapılan bir çalışmadır. Her stilin küçük ya da büyük farklılıklarla çalışıtğı yaklaşık olarak 100 kata bilinmektedir. Bazen katalar; 54 adım anlamına gelen Gojushiho Katası gibi içerdikleri teknik sayısında göre adlandırılırlar. Bazen de teknik sayıları ve Kata isimleri Budizmdeki inanışlara gönderme yapar.

Genel olarak tüm karate stilllerinde kata eğitimi, çok basit temel tekniklerin, duruşların ve yürüyüşlerin çalışıldığı birkaç temel kata ile başlar. Alt seviyedeki öğrenci, daha ileri teknikleri öğrenebilmek için önce bu temel katalarda ustalaşmalıdır. Dojolarda yapılan kemer sınavlarında öğrenciden, ilk öğrendiği katadan itibaren hepsini başarı ile yapması beklenir. Ancak siyah kemer anlamına gelen 1.Dan sınavında öğrencinin gözle görülür biçimde sert teknikler yapması ve dengesinin sarsılmaz olduğunu göstermesi beklenir


Tarihçe
Karate Okinawa adasında doğmuştur. Çin (özellikle Fujian) kaynaklı kempo tekniklerinin Ryukyu adalarının yerli dövüş stilleriyle kaynaştırılması sonucu Okinawa'nın çeşitli yer isimleriyle adlandırılan (Naha-te, Shuri-te, Tomari-te, vb.), ustadan ustaya önemli farklılıklar gösteren ve toplam bir terim olarak "Karate" (唐手) olarak bilinen savaş sanatları doğmuştur. Karate'nin bu erken dönemine ilişkin en önemli belge Çince yazılmış olan ve 20. yüzyıl başlarına kadar yaygın olarak kullanılan Bubishi (武備志) adlı kitaptır. Geleneksel Okinawa toplumunda Karate pēchin (親雲上) adı verilen samuray sınıfı tarafından öğreniliyordu.

Japon Budo'sunun Karate üzerindeki etkisinin 19. yüzyıla kadar sınırlı olduğu söylenebilir. Ancak 20. yüzyıl başında başta Gichin Funakoshi olmak üzere çeşitli Okinawalı ustaların Japonya'ya yerleşmeleri sonucu Karate Budo ile uyumlulaştırılmaya başlanmıştır. Bu aşamadan itibaren, gendai budō (現代武道) adı verilen modern Japon savaş sanatları ile birlikte gelişimini sürdüren Karate, biçim ve anlayış yönünden Jigoro Kano'nun Jujutsu kökenli Judo'yu yaratmasından önemli ölçüde etkilenmiştir. Yine bu dönemde Karate'nin "boş el" anlamına gelen 空手 biçiminde yazımı yaygınlaşmıştır.

İkinci Dünya Savaşı'na kadar Japonya'da dahi çok bilinen bir dövüş tekniği değildi. Daha sonraları ABD'li işgali sırasında popülerliği artmıştır. Fakat Amerikan ordusu işgal sırasında kendine karşı kullanılma riskinden ürktüğü için bu savaş sanatının bir savunma sporuna çevirilmesini istedi. Bu istek o zaman Karate'nin duyulmasında büyük rol oynayan Funakoshi tarafından karşılandı ve Karate'nin ilk spor versiyonu oluşturuldu. Bu sayede öğrenmesi yıllar alan ve oldukça zor olan sanat tüm dünyada popüler hale gelebilmiştir. Daha sonra öğrencileri tarafından stili, Ustanın şiir yazarken kullandığı mahlası olan Shōtō, yer, okul anlamına gelen Kan ve metod, stil anlamına gelen Ryū kelimelerinin birleşimi olan Shōtōkan-ryū (松濤館流) veya kısaca Shotokan (松濤館) olarak adlandırılmıştır
Antrenmanlar
Giysilerine Karate-gi, öğrencilerine karate-ka denir. Karate antremanları genel olarak üç kısımdan oluşur. Bunlar, Kihon, Kata ve Kumite'dir. Kihon karatedeki temel tekniklerin parça parça çalışılmasıdır. Kata, sıraları önceden belirlenmiş çeşitli tekniklerin belirli bir sıra ile uygulandığı Karatenin kuşaktan kuşağa aktarılması için oluşturulmuş alıştırmalardır. Kumite antrenmanda yapılan dövüş alıştırmasıdır.

Karatede derecelenme kuşaklarla belirlenir. Bu kuşaklar azdan çok tecrübeye doğru değişik renklerle belirlenir.
ALINTI.

Mastering others is strength. Mastering yourself makes you fearless. Lao TZU
(click to show/hide)

 


Japon dövüş sanatlarının bir kaçı^^

Japon dövüş sanatlarının bir kaçı^^