yorumları yeni okuyorum ne kadar da akıllı bir insanım
yeni bölüm ( evrim ve ece kaparsınız herhalde artık çenenizi ) geldi.taze taze
her neyse,iyi okumalar
SAAT 16.30 -TARİH DERSİ- SINIF
Bütün tarih dersi boyunca uyumuştum-öğretmen bi kaç beni dürtmüş olsa bile anlaşılan uyanmamıştım-Nina çıkışta çantamın altına bir tane patlattı.
“Aptal.öğretmen seni en az 10 kez dürtmüş olmalı”
“Duymadım”dedim gözlerimi ovuşturarak.Hayatımın en deliksiz uykularından biri bile sayılabilirdi.
“Gelmek istermisin?” dedi Nina yavaşça bana dönüp.
“Nereye?”
Nina’nın suratı değişti.Gözlerini devirdi.”Dün sana çıkışta Burger’a gideceğimizi söyledim sanıyordum”
Doğru ya.Söylemişti.Elimle alnıma vurdum.
“Kusura bakma Nina.Aklımdan tamamen çıkmış olmalı.”
Yine gözlerini devirdi.”Benimle ilgili her şey aklından çıkıyor.Jack oraya geliyor demiştim.dinlediğini sanıyordum”
Bir pot daha kırmıştım.Yine alnıma vurdum.
“Bak,söz veriyorum,birkaç günden kendimi toparlıycam.söz veriyorum”
“Anlaşıldı.Jessica benimle zaten”dedi eliyle Jess’i göstererek.Benim umutsuz bir vakaya dönüştüğümden beri takıldığı yeni kız,Jessica.Çok tanımasam da sessiz biri olduğunu biliyorum.Bilgim bu kadar.Ve Nina’yla ilginç bir şekilde anlaştığını.
İçimi tarifsiz bir kıskançlık duygusu kaplarken dudağımı ısırmakla yetinmiştim.
“Pekala”dedim iğneleyici bir laf sokmamaya çalışırken.”Siz gidin.Bugün gelemem.kütüphanede kalmam gerekiyor.”
Nina el salladı.”Tamam”
İkisi birlikte uzaklaşırken arkalarından dönüp bakmamaya karar verdi.Nina’da yeni kız’da sinirimi bozmuştu.
Bu arada yeni kız nerdeydi?İçimi çektim.Her şey oldukça ters gidiyordu.
Kütühaneye sık adımlarla yürürken,aklımda yeni kız’dan çok Nina vardı.Garip bir biçimde bana ihanet ettiğini düşünüyordum.Beni boşladığını.Ya da belki o haklıydı.Ona giderek daha az ilgi göstermiştim.
….Şu olaydan beri.
Nina benim arkadaşım olmuştu,ama garip bir biçimde onun beni tamamladığını hissetmiyordum.Hep çok aykırı görüşlere sahiptik.O normaldi,ben de normal görünen,ama aslında içten içe anormal olan deliydim.Belki de sebep buydu.
Altın anahtarıma dokundum.Bileğimdeki bileziğe takmıştım onu.Nabzımı etkilediğini neredeyse iddia edebilirdim.Güldüm.İşte bu yüzden Nina ve ben aykırıydık.
O hayalperest değildi.O hayalperest olabileceğini iddia eden,kendini dışarıya farklı göstermeye çalışan,fazla normal biriydi.Sonunda söylemiştim işte.Belki de bunu itiraf etmekten kaçınmıştım kendime.
Merdivenleri tek tek tırmanıyordum.Kütüphane en yukarıdaydı,bacaklarımın uyuştuğunu hissedebiliyordum.Ağır çantam da mükemmel bir biçimde bana yardımcı oluyordu bu konuda.
Kapıyı pembe anahtarımla açtım,kütüphane sadece kıdemli öğrenciler tarafından istenildiği zaman kullanılabilir.Biraz kıdemliyim de.Yani öğrenci konseyi başkanıyım diyelim.
Sıkıcı bir tip olduğum kuşku götürmez.
Kapıyı açtım ve burnuma dolan duman kokusu ile öksürdüm.
Her yer sisle kaplanmıştı.
Yangın vardı.
Ufak çaplı bir çığlık attıktan sonra panik anında aklıma ilk gelen şey su şişemi açıp suyu dökmekti.yangın sayılmazdı,daha çok bir belge yakılmaya çalışılmış gibiydi.Su yeterli olmuştu.İçimde tuttuğum tüm nefesi boşlatarak sandalyeye yığıldım.Alnım terden ıslanmıştı.
Ve tam o anda onu gördüm.
Öfkeyle kısılmış,neredeyse sarı gözler.Korkunçtu.Siyah bir kapşon altına gizlenmiş bir yüzdü.
Pencerede birisi vardı.Buna yemin edebilecek durumdaydım.Gözlerimi kırpıştırdım.
Gitmişti.
Pencereye koşturdum.Aşağı eğilerek bakmıştım,ama kimse yoktu.Bir kere de yukarı baktım.bu imkansızdı.6.kattan kimse atlayamazdı.
Atlasa bile sonu ölüm olurdu.Gözlerimi kısarak etrafı taradım.Sanırım yalnızca bir hayaldi.Nina’nın benimle dalga geçmesi için bir neden daha da.
Evet,kesin olan bir şey vardı;Irie Amane Risa,deliriyordu.
Deliriyordum.
Ondan sonrasında kütüphaneden pek de zevk aldığımı söyleyemem,evet,kendimi eski tozlu kitapların arasında kaybettiğim doğruydu,ama o gözler…
Hiç kimseye ufak yangını haber vermeden çıktım ve eve gitmeye karar verdim.İçimde çok kötü bir his vardı.
________________________________*____________________________________________